
TÜİK verilerine göre Aksaray’daki motorlu kara taşıtı sayısı 31 Ocak tarihi itibari ile 142 bin 361’e ulaştı.
1989 Yılında il olduktan sonra hızlı bir şekilde büyüyen ve nüfusu hızla artan Aksaray’da son yılların en büyük sorunu haline gelen trafik sorunu Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre daha da büyüdü. Her ay düzenli olarak açıklanan verilere göre Aksaray trafiğinde 68 plaka olarak trafiğe tescilli motorlu kara taşıtı sayısı Ocak Ayı sonu itibari ile 142 bin 361’e yükseldi.
TR71 bölgesinde yer alan ve kendisine denk olarak kabul edilen Nevşehir, Niğde, Kırşehir ve Kırıkkale illeri arasında en fazla araca sahip olan il olan Aksaray’da başka illerdeki tescilli araçların da bu sayıya ilavesi ile 150 bin rakamının üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
Göç veren iller içerisinde yer alan ve özellikle yaz aylarında sıla hasreti ile memleketlerine gelen gurbetçi hemşerilerimizin de bu sayıya ilavesi ile trafik sorunu Aksaray için alarm veriyor.
Trafikteki araç sayısına paralel olarak yapılması gereken otopark ve yol genişletme işlemleri geçmiş dönemlerde eksik yapılan planlamalar nedeniyle yapılamazken merkezdeki kentsel dönüşüm ve çarşı merkezinin genişlemesi ile trafik sorunu kısa vadede çözülse de ilerleyen yıllar için acil çözüm bekliyor.
Şehirdeki araç yoğunluğu ve trafik sorunu hakkında konuşan Aksaraylılar da açıklamalarında; “Aksaray’ın trafik sorunu belli saatlerde sıkıntı olurken gün içerisinde şimdilik çok büyük sorun teşkil etmiyor. Özellikle çarşı merkezi ve giriş çıkışlarda yaşanan yoğunluğun en büyük nedenlerinin başında bu bölgelerde düşük hızla ring halindeki diğer araç sürücüleri oluşturuyor. Kent merkezine girildiğinde ise hemşerilerimizin park yasağı olan yerlere kısa süreli de olsa araçlarını bırakmalarından kaynaklanıyor. Eski sanayi caddesi başta olmak üzere belediyenin bulunduğu cadde ve ara sokaklarda bu sıkıntı gün boyu devam ederken trafik polisleri gün içerisinde olağanüstü bir çaba ile bu noktalarda trafiği akıcı hale getirmeye çalışıyorlar. Artan nüfus ve araç sayısına bakıldığında ilerleyen yıllarda bu tedbirlerde sorunun çözümüne yetmeyeceğinden acil bir çalışma yapılmalı ve en az 50 yıl planlanmalı. Aksi halde 2-3 yıla kadar geçici tedbirlerde soruna çare olmayacak” uyarısında bulundular.
Yorum Yazın