Aksaray
DOLAR32.3448
EURO35.0186
ALTIN2400.1
Ferda Bozkurt

Ferda Bozkurt

Mail: ferdabozkurt@gundemaksaray.com

BU DÜZEN DEĞİŞİR Mİ?

İnsanlık, yaşadığı onca acı tecrübeden, savaşlardan, ayrımcılıktan, ırkçılıktan, soykırımdan, nefret suçlarından ve kültürel aşağılamalardan pek ders almamış benziyor!

Özellikle buna benzer sorunları kendilerini medeniyetin patronu olarak gören Batı Dünyası daha da ön plana çıkarmaya çalışıyor.

Seçimlerin gündemde olduğu ülkemizde ise açlık, işsizlik, rüşvet, az gelişmişlik konuşulması gerekirken partilerde; “hain, sürtük, illet” gibi ipe sapa gelmez popülist söylemler havada uçuşuyor.

Yalnız bir mutlu azınlığa hizmet veren bu düzen değişebilir mi?

Hiç sanmıyorum...

Bu düzenin değişmesi için önce bu düzeni bilmek gerekmez mi?

Açın seçim arşivlerini siyasilerimiz ne demiş:

Beş aşağı beş yukarı aynı anlamsız laflar!

Ortalama birbirlerine hakaretten başka bir şey değil.

Hayat pahalılığı, beyin göçü işsizlik tam da bu konuda unutturulmak isteniyor.

Ama bu yeme de ne yazık ki seçmen her seçimde düşüyor!

Sermaye Sınıfının gönüllü tetikçileri bu sorunları unutturarak toplumu “beka, vatan-millet” gibi boş nutuklarla alacağını alıp beş yıl bu konuları kapatıyor.

Ülkemizde ve Aksaray'da siz hiç siyasilerden; “Bu düzeni dar gelirlilerin lehine tanzim edeceğiz” diye bir laf duydunuz mu?

Tüm partilerin ortak sözleri günü kurtarmaya yönelik yol, su, elektrik misali hep aynı…

Seçmende bu tuzağı bildiği halde her seçimde aynı numarayı yutuyor.

20 yıldır ülke birikimlerini bir avuç düzen koruyucularına teslim eden İktidar, yine 20 yıl sonra milletin huzuruna çıkabiliyor.

Partiler kendi ideolojilerinden arınmış, varsa yoksa; “ben yaparım, ben çözerim” keyfiyetinde.

Sermaye ve düzen tetikçileri havayı iyi koklarlar.

Bay Kemal'in seçimi kazanacağını düşünerek hazırlıklarını yaptılar bile.

“Çıkış Yolu” başlığı altında reçetelerini yazdılar bile.

Biz de salak salak; “Vay Anasını” durumundayız.

Sanki geçmişte hükümetler aynısını yapmadı gibi!

“Çıkış Yolu” dedikleri Kurtuluş Projesi son kırk yıldır yaşananların aynısı.

TÜSİAD da zaten bu çalıştırdığı iktisatçılara sonsuz destek veriyor.

Turgut Özal, Tansu Çiller, Kemal Derviş, Ali Babacan, Tayyip Erdoğan ile yaşananlar bu kez Bay Kemal eliyle hayata geçirilmek isteniyor.

Demek o ki, değişen bir şey olmayacak.

Bunları analiz etmek için çok da kafa yormaya gerek yok.

Eskiden darbecilerin ilk bildirisi; “NATO’ya-CENTO’ya” karşı değiliz olurdu.

Yani, ABD'ye selam…

Yanlış anlamayın; “Sizin dediklerinizi harfi harfine yerine getiriyoruz” selamı.

Seçim bitti neredeyse ama düzen partileri ve onların adaylarından şöyle bir laf duydunuz mu?

“Neo-Liberal ekonomiye karşıyız. 12 Eylül Cuntanın eseri. 24 Ocak kararlarına karşıyız.”.

Yani seçim bitince köylü köyüne, şehirli şehrine gider ve yYine hayat pahalılığı, açlık, zulüm ile başbaşa kalırlar.

Meydanlarda ve sosyal medyada kendilerini şah olarak görenlere bir hatırlatma yapayım:

“Oyun bitince Şah da piyon da kale de fil de aynı kutuya konulur.

Ta ki gelecek oyuna kadar!

Sizler, bizler, onlar bu ülkenin gerçek sevdalıları; siz hala birbirinizi yiyin bitirin.

En fiyakalı küfürleri edin birbirinize.

Hain, dönek, v.s aklınıza ne gelirse söyleyin.

Zaten bundan başka da bir işe yaramıyoruz.

Az kaldı 14 Mayıs’a…

Kutunun kapağı açıldı bile.

Hepimiz aynı kutuya marş marş.

Makale Yorumları

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar