DİKKAT; “YERLİ VE MİLLİ”
Her Ülke vatandaşının ortak hayalleridir yerli ve Milli olmak
Ama Global Dünya’da bu ne kadar geçerli olur onu bilemem.
İnsanın kendi kendine yetmesi, tüm ihtiyaçlarını kendi ülkesinde, kendi vatandaşları tarafından üretilmesi çok güzel bir duygudur.
Milli olarak kendi kültürünü evrensel değerler aşamasına taşıması da güzel bir duygudur.
Ama Yerli ve Milli Kavramını kendi dar siyasi emelleri için kullanmak, neredeyse bir kimlik sorunu haline getirmek çok tehlikelidir.
Yerli ve Milli Söylemi, AKP İktidarı cenahınca Milli Güvenlik Politikalarında yerli ve milli teknolojilere dayalı bir savunma sanayi geliştirmek için gösterilen çabayı ifade etmektedir.
Ancak bu kullanımın ne kadarının gerçek bir millilik ve yerlilik vurgusu oluşturduğu ya da ne kadarının siyasi manipülasyon amaçlı kullandığı tartışma konusu olmuştur.
Devlet Dairelerinden TC yi kaldırması, Andımızı okullardan yasaklaması v.s… bunları geçiyoruz.
AKP’yi meydana getiren siyasi ideolojiyi de geçiyoruz.
Çünkü bunlar bile AKP zihniyetinin Milli olamayacağına dair unsurlardır.
Tarihten birkaç örnek verecek olursak bu konularda ne kadar samimiyetsiz oldukları görülecektir.
National of Bank of Greece Yunan Milli Bankası.
Bu banka 1912 Yılında kuruldu.
Kurulabilir ne var bunda diyeceksiniz!
Elbette her ülke istediği bankayı kurmakta özgürdür.
Ama bu bankanın kuruluş amacı farklı.
Bu bankanın kuruluş amacındaki en büyük farklılık Anadolu Ve Kıbrıs’ta “Büyük Yunanistan” fikrini geliştirmek için sermaye üretmektir.
Ve ilk icraatına Yunanistan’ın İzmir ve Anadolu'yu işgal ettiği dönemde başlar.
İzmir'de oturan Rum Asıllı Vatandaşlara para ve sermaye sağlayarak Ege Bölgesi’nin neredeyse yüzde sekseni olan topraklarımızı satın almalarına vesile olmuştur.
Milli ve Yerli AKP iktidara gelir gelmez 2006 Yılında bizim bir bankamızı bu Yunan Bankasına satmıştır.
Asrın Lideri bir zamanlar “Bir Gece Ansızın Gelebiliriz” demiş ve ülke olarak hepimizin göğsünü kabartmıştı ya bazı söylentilere göre de Televizyonu karşısında çok vatandaşımızın göz pınarlarından nurlu ve onurlu göz yaşı dökülmüştü.
Asrın Liderimiz Yunanistan Gezisi öncesi ilk demecini Kathimerini Gazetesine patlattı.
O lafı ben size söylemedim dedi.
Hadi böyle "R" yapmak siyasette olur diyelim.
Kathimerini Yunanistan'da Muhafazakar Medyanın Amiral Gemisi olarak görülmektedir.
1902 Yılında kurulan bu gazetenin en baş görevi Türk Düşmanlığı ve Yunan Milliyetçiliğini savunmaktır.
Bizim Karadeniz Doğalgaz Arama Faaliyetlerini aşağılamış, bununla da kalmayıp küstahlaşarak orasının Pontus Rum Devleti’nin malı olduğunu savunmuştur.
Türkiye ve Türk Milleti hakkında nefret görüşü saçan bir gazetedir.
Şimdi soralım bu ne kadar yerli ve milli oluyor?
Sadece iç siyasette vatandaşları kandırarak başkalarını ötekileştirerek oy almak, bu uğurda Yerli ve Milli olmak ne kadar inandırıcı?
Sağ liderlere bir noktada hak vermek gerekir!
Nasıl mı?
Adamlar kendi tabanının sosyolojik karakterini iyi biliyor.
Sayın Erdoğan siyasetin her noktasında bulunmuş bir siyasidir.
O kendi tabanının sorgulama gibi bir alışkanlıklarının olmadığını çok iyi biliyor ve Vatan Millet, Ezan Susmaz ile oyları götürüyor.
Asrın Liderimizin Yunanistan’da bu kadar gazete varken neden bu gazeteyi seçtiğini bilemeyiz.
Belki de yukarıda bahsettiğim gibi kim araştıracak fikrine kapılmıştır kim bilir!
Bizim gibi birkaç kişi bunu dillendirirse denecek söz hazır:
“Münafık, dış güçlerin adamı, bölücü”.
Ve ahalimiz de bunu yer afiyetçe.
Söz Yunanistan'dan açılmışken Asrın liderimiz iyi şeyler de yapmadı değil hani.
Fatih Terim ve Engin Ataman, iki yerli ve milli koçumuz kimi çalıştırdı ?
Panathinaikos Takımını.
Birisi futbol birisi basket takımı.
Peki bu takımın sahibi kim?
Dimitrois Efendi.
Dimitrois kim?
Yukarıda adı geçen gazeteyle bağlantılı, bu da yetmez Pavlos Vakfının başkanı.
Pavlos Vakfının görevi ne?
Türk Düşmanlığı ve Karedeniz’de Pontus ve Helen Kültürünün yaşaması için mücadele veren bir vakıf.
Ne güzel değil mi hem yerli hem milli olmak!
Yorum Yazın