Oysa bugünün şifreleri dün de mevcuttu!
3 Kasım 2002 seçimleriydi galiba.
Seçim sonuçları değerlendirme toplantısı yapılıyor, hatta değerlendirme toplantısı için de bir komisyon kurulmuştu o günkü komisyoncu arkadaşlar tarafından.
Herkes iktidara gelmemizin tek şartını Genel Başkan Deniz Baykal'ın gitmesine bağlıyorlardı.
Haksızlar da değillerdi bu görüşlerinde ama oradaki tılsımlı söz “Başarısız olan yönetimin gitmesiydi”.
Seçim değerlendirmesi yapan komisyon üyesi bir arkadaş daha da hızını arttırarak Genel Merkeze bir ültimatom gönderilmesini istedi bazıları tek ayağının üzerine kalkarak alkışladı bu amansız görüşü.
Siyasetten az çok anlayan tecrübeli arkadaşların bazıları bıyık altı gülüyordu bu komisyoncu arkadaşlara.
Oysa kendileri de en az oy alan yöneticiler değilmiydi?
Ben de elinizin artığı söz aldım sadece bir soru sordum: “Deniz Baykal başarısız tamam, istifa etmeli o da tamam, ama siz de başarısız bir seçim atlattınız siz neden istifa etmiyorsunuz?” sorusunu sordum.
Ortak cevap; “Ne yani partiyi başkalarına mı teslim edeceğiz” cevabı oldu.
Oysa Deniz Baykal’da sizin gibi düşünemez mi?
Koltukta kalmayı sadece kendi hakkı olarak gören siyasi anlayış ne yazık ki bugün de geçerli.
Kendi tercihlerimizi tartışmasız dünyanın en iyi tercihi sanan az gelişmişlik iz düşümünün bir yansımasıydı bu.
Bugün gelinen noktada da aynı şeylerin yaşanacağının şimdiden ip uçları gözüktü bile.
Şunu net olarak belirteyim de bulanık sularda boşuna ıslanmayın:
Saray Rejimi CHP'yi tarih sahnesinden silmek için tüm hukuksuzluğu uygulamaktadır. Kayyumlarda da her kim görev alırsa Saray Rejiminin ortağıdır.
Bu net olarak böyle biline.
Şimdi özellikle sosyal medyada Kılıçdaroğlu ve Gürsel Tekin’e toptan küfür ayininde bulunan arkadaşlar daha dün bu insanları eleştirenlere AKP'nin adamı diyen yine aynı kişiler.
CHP'nin tarihinde her zaman kendi emeği ile ayakta duran, siyasetin onurlu bir iş olduğunu inanan onurlu insanlar her zaman olmuştur.
Rant, koltuk, köşeyi dönme arzularına hiçbir zaman teslim olmayan insanlar olmuştur bundan kimsenin kuşkusu olmasın.
Bu günlerde geçer ve geçecek de ama her geçen günlerden de ders çıkarmak normal insanların asli görevi olmalı
Hiç endişeniz olmasın ki dün dündür demeyin bugün dünün şifreleri ile doludur.
Böyle bir süreçte kimsenin kişisel hırslara kişisel ikbal hesapları yapmaya hakkı yoktur.
Yollar zaten dikenli zor virajlı değil mi bu virajlar fazlalıkları atacak yürekli insanlar partisini koruyacaktır kimsenin şüphesi olmasın.
Yorum Yazın