Aksaray
DOLAR32.2621
EURO34.7198
ALTIN2397.6
Ferda Bozkurt

Ferda Bozkurt

Mail: ferdabozkurt@gundemaksaray.com

SIVASIZ EVLERİN KAHRAMANLARI

Yazının başlığı “Sıvasız Evlerin Kahramanları Manşeti” Karar Gazetesine ait.

Edebiyat, sanat öyle bir şey ki sayfalar dolusu bir anlatımı bir başlıkta anlatır.

Sınır ötesinden gelen 12 şehit haberi 85 Milyonu yasa boğdu.

Yurdumuzun değişik kentlerinde vatandaşlar şehitleri son yolculuğuna uğurladı.

Ateş; başta baba ocağı olmak üzere dalga dalga tüm ülkeye yayıldı.

İnsan sevdiği herşey için ölüme gözü kapalı gider.

Söz konusu vatan ve şeref olunca gözünü budaktan esirgemez ama bazı olaylar da insanı kahreder.

O ölüm acısını içine sessiz ve derinden akıtır.

Acılarını paylaşmak ve hafifletmek için binbir çareye başvurur ama nafile.

Bazen ateş sönsün diye dökülen su da yanar.

İşte beni de kahreden; Mehmetçiklerin ateş düşen baba ocaklarındaki yoksulluk yüreklerdeki acıyı bir kat daha arttırdı.

Bu ülkenin insanları Çanakkale Savaşı’nda, Kurtuluş Savaşı’nda aç susuz bir şekilde ülkesi ve namusu için savaştı şehit oldu.

Sarıkamış Savaşı’nda Mehmetçikler birbirine sarılarak şehit oldu.

Tamam bunlar bizim tarihimizde var ve bundan sonra da var olacaktır.

İnsanın ağrına giden de tam bu noktada yüreklerimize cam kırıntıları düşürüyor.

2023 Yılının Türkiye'si ekonomik ve siyasi yönden çok ülkede bu imkanlar varken neden Şehitler hep gariban, fakir yerlerden çıkıyor?

Yurdumuza gelen On Milyonun üzerinde yabancıya bakan, Suriyeliler için Suriye Topraklarına ev yapan Devletimiz neden bu cömertliğini kendi evlatlarına göstermez!

Bir hakeme yumruk atıldı diye 7/24 saat yapan anlı şanlı basınımız o gün Şehit olan bir Teğmenin Şehit haberini üçüncü sayfadan verdi.

Gazze için göstermiş olduğumuz çığlıkların kaçta kaçını kendi evlatlarımıza gösterebiliyoruz?

Elbette Gazze'de yapılan soykırımı kınamak bir insanlık görevi ama kendi evlatlarımıza da hiçbir mazeret olmadan sahip çıkmak gerekir.

Şehit cenazelerini kendi siyasi amaçları için miting alanlarına çevirenlere bir sorum olacak:

“Askere gitmemek için parayı bastırıp bedelli askerlik yapanların samimiyetsiz ve iki yüzlülüğü insanın daha da içini acıtmıyor mu?”.

Elbette devletin birimlerinin bizlerden daha iyi bildikleri konular vardır.

Ama PKK Terör Örgütünü yıllarca himaye edenler, eğitenler, silah ve para verenlerin de gerekli dersi almaları gerekmez mi?

26 Aralık Salı Günü TBMM Genel Kuruluna İsveç'in NATO üyeliği gelecek.

CHP'yi imza vermemekle suçlayanların TBMM de nasıl bir tavır alacaklarını çok merak ediyorum.

İsveç yıllarca PKK ya destek vermedi mi?

Buna karşı ne gibi bir tavır takınılacağı herkesin dikkatinde olmalı.

Vatanları uğruna şehit olanlar;

Sizler bu halkın gönlünde hep iyi olarak anılacaksınız.

Bundan kimsenin şüphesi yok.

Ama Şehit ve Şehit Cenazelerini iç siyasete malzeme yapan partilere de meydan verilmemeli.

Bu ülke kimsenin babasının malı değildir.

Bu ülke 85 Milyon insanın vatanıdır.

Askerliğini yapmayan, vergisini vermeyen, devleti soyanların bu konuda söz söyleme hakkı olamaz.

Yıllarca vatan, millet diyenler keşke bir gün de o sıvasız evleri görselerdi.

Dolarlarla poz verenler, milyon dolarlarını faize vererek tefecilik yapanların foyalarını bu millet açığa çıkarmalıdır.

Milyon Dolarla tefecilik yapanlar, makam araçları Mercedes olan tarikat liderleri sizin bu konuda bir kuruşluk bir katkınız var mı?

Elbette yok!

Ama iş vatan, millet hamasi nutuklarına gelince en yüksek perdeden konuşursunuz.

Acımız, öfkemiz büyük.

Umarım herkesin eşit, özgür bir Türkiye hayali bir gün gerçek olur.

Ne olur kimse şehitler üzerinden siyaset yapmasın.

Önce o sıvasız evleri görsünler…

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar