Üretenle Tüketenden Başka Herkesin Yüzünü Güldürüyor

Ülke genelinde yıllık toplanan inek sütü miktarı geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık olarak yüzde 3 oranında artarken ilimizde üretim yapan küçük ve orta boy süt üreticileri sütün üretim maliyetleri nedeniyle zorunlu üretim yaptıklarını söyleyerek USK’nın süt fiyatları konusundaki politikasından vazgeçmesini istediler.

Tarım ve hayvancılık kenti olarak bilinen ve 2000’li yıllar itibariyle süt hayvancılığına verilen destekler ve Aksaray’a kurulan süt sanayisi ile süt hayvancılığına yönelen Aksaraylı üreticiler süt fiyatlarının belirleniş şekli ile kullanmak zorunda kaldıkları yem fiyatlarına tepki gösterirken süt toplayan bazı firmaların yaptıkları sözde analizlerle süt fiyatlarını düşürmeye yönelik işlem yaptığı iddialarında da bulundular. 

Süt üretimi konusunda Türkiye İstatistik Kurumu ülke genelinde toplanan inek sütü miktarının geçen yılın aynı dönemine yöre yüzde 3’e yakın bir oranda arttığını açıkladı. TÜİK tarafından açıklanan rakamların gerçekçi olduğunu belirten Aksaraylı üreticilerde yaptıkları açıklamalarda; “Ülkemizde ne yazık ki bir süredir sütü üretenle tüketenden başka herkesin yüzü gülüyor. Üretim maliyetleri konusunda bir sınır olmazken ne yazık ki üretilen sütün bedeli bir konsey tarafından belirleniyor. Bu konseyi yönetenler de ne yazık ki süt sanayisi. İçerisinde bulunan süt üreticileri ya bizlerin haklarını yeterince savunamıyor ya da söz hakları fabrika sahipleri kadar yok.

Yıllar önce verilen desteklerle hayvancılık alanında büyük yatırımlar yapmak zorunda kaldık. Krediler ile çiftlikleri büyütürken hayvan sayısını da artırdık. OSB’ye kurulan süt fabrikaları bu kararları almamızda etkili oldu. İlk 1-2 sene her şey yolunda giderken önce süt fiyatları ile üretim maliyetleri uymamaya başladı. Yani süte zam yapılması için USK kararını beklerken yem fiyatları konusunda bir konsey karar vermediği için yem fiyatları artırıldı. Sonrasında Pazar sıkıntısı yaşanmaz diye düşünürken Pazar sıkıntısı yaşamaya başladık. Sütü verecek sağlam firma arayışı içerisine girerken bu firmalar da süt analizleri konusunda sıkıntı çıkartmaya başladılar. Aynı mandıradan, aynı inekten çıkan süt analizleri değişik denilerek sütün fiyatı düşürülürken bazı zamanlarda alınmadı ve çok daha düşük maliyetler ile başka firmalara verilmek zorunda bırakıldık.

Bu sorunları bölgemizde yaşayanlar da, hiç yaşamayan işletmeler de var. Ancak yem sorununu hiç yaşamayan bir tane üretici yoktur. Süt alan firmaların bazıları yemleri kendileri verdiği sürece süt alacakları şartını koyarken bazılar da toplama konusunda sıkıntılar yaşatmaya başladılar. Süte 10 kuruş zam geldiği akşam yeme anında 1 lira zam gelirken zarar her geçen gün daha da büyüdü. Son dönemde süt fiyatlarında bir değişiklik olmamasına rağmen yem fiyatları yeniden dalgalanmaya başladı. Süt bekleyecek bir ürün olmadığı ve bu hayvanların her gün düzenli olarak sağılacağını bilen sanayiciler deyim yerindeyse artık üretene eziyet etmeye başladılar. Bazı arkadaşlar hayvanlarını satarak mandıralarını terk ettiler. Bazıları banka kredilerini karşılamak için arayış içerisindeler. Yani TÜİK’in üretim arttı açıklaması süt üretiminin güllük gülistanlık olduğunu göstermiyor. Bizim süte zam gelmezken market raflarındaki süt ürünlerine bakıyoruz sürekli olarak zamlanıyor. Süt fiyatı ve maliyet artışları bahane ediliyor ama öyle bir durumda yok. Bizler maliyet artışını bahane ederek zam yapamazken üreten dışında herkes maliyetlerini artırıp azaltabiliyor. Bu sektörde sütü üreten ile tüketenden başka herkesin yüzü gülüyor” dediler.